Not: Bu harita, Heartland: Eurasian Review of Geopolitics adlı e-derginin sitesinden alınmıştır. Olası İran Savaşı'na ilişkin senaryoları sergileyen harita, özellikle Belucistan ve Gwadar'ın İran'a saldırı planlayan ABD açısından ne anlam ifade ettiğini göstermesi bakımından aşağıdaki yazı ile birlikte dikkate alınmalıdır.
DENİZ YALÇIN
AYDINLIK - 1 Nisan 2007
ABD yönetimi Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref üzerindeki baskıyı arttırdı. Bu baskıların ilk işaretini, Şubat ayında Pakistan’ı ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney vermişti. Cheney bu ziyaretinde Müşerref’i Taliban ve El-Kaide’ye karşı mücadele etmemekle suçladı ve bunun sürmesi durumunda, Bush yönetiminin 300 milyon dolarlık askeri yardımı askıya alacağını açıkladı. Dolayısıyla Cheney, Afganistan’daki yenilginin faturasını Müşerref’e kesti.[1] Nitekim ABD dış politikasına yön veren merkezlerde de Ocak ayından bu yana Müşerref’in devrilmesi fikri ağırlık kazandı.
Örneğin CIA’ya yakın RAND Corporation’dan Seth G. Jones ve John Gordon’un imzasını taşıyan yazıda, Pakistan’ın ABD’nin terörle savaş stratejisine zarar veren ölü bir müttefik olduğu ifade edildi.[2] Yine Dış İlişkiler Konseyi (CFR) tarafından 19 Mart’ta yayımlanan analiz yazısının başlığı da farklı değildi: “Müşerref İçin Yargı Zamanı”.[3]
Bir diğer etkin dış politika kurumu CSIS’in yayın organı The Washington Quarterly’de yayımlanan makalede de, ABD’nin Pakistan stratejisini gözden geçirmesinin zamanının geldiği ve Müşerref’in ABD stratejisi açısından bir engel oluşturduğu ifade edilmekteydi.[4] RAND, CFR ve CSIS üçlüsü tarafından ortaklaştırılan bu yeni tutuma bir destek de İngiliz Savunma Bakanlığı’na bağlı Savunma Akademisi tarafından kaleme alınan ve BBC’ye sızdırılan rapordan geldi. Söz konusu raporda Afganistan’da yenilginin faturası Pakistan’a kesiliyor ve Pakistan İstihbarat Örgütü’nün Taliban’ı desteklediği belirtiliyor. Raporun çözüm önerisi ise açık: “Pakistan’ın terörizmi teşvik etmesini engellemek için istihbarat örgütü dağıtılmalı ve Müşerref’in başında olduğu askeri yönetime son verilmeli.”[5]
ABD’nin Pakistan’ı İran’a karşı kullanmak için yeni taktikler geliştirmesinin ardından yeni plan da devreye sokuldu. 26 Mart tarihli Sunday Telegraph’ta yayımlanan habere göre, Pakistan’ın eski başbakanları Benazir Butto ve Nawaz Şerif, güçlerini birleştirmeye ve Müşerref’i devirmeye karar verdi.[6] Sürgündeki iki eski başbakan hem Körfez ülkelerini hem de Hindistan’ı bu projeye destek vermeye çağırdı.[7] Bu yeni seçenek, ABD’nin Müşerref’i köşeye sıkıştırma taktiğinde öne çıkarıldı.
AYDINLIK - 1 Nisan 2007
ABD yönetimi Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref üzerindeki baskıyı arttırdı. Bu baskıların ilk işaretini, Şubat ayında Pakistan’ı ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney vermişti. Cheney bu ziyaretinde Müşerref’i Taliban ve El-Kaide’ye karşı mücadele etmemekle suçladı ve bunun sürmesi durumunda, Bush yönetiminin 300 milyon dolarlık askeri yardımı askıya alacağını açıkladı. Dolayısıyla Cheney, Afganistan’daki yenilginin faturasını Müşerref’e kesti.[1] Nitekim ABD dış politikasına yön veren merkezlerde de Ocak ayından bu yana Müşerref’in devrilmesi fikri ağırlık kazandı.
Örneğin CIA’ya yakın RAND Corporation’dan Seth G. Jones ve John Gordon’un imzasını taşıyan yazıda, Pakistan’ın ABD’nin terörle savaş stratejisine zarar veren ölü bir müttefik olduğu ifade edildi.[2] Yine Dış İlişkiler Konseyi (CFR) tarafından 19 Mart’ta yayımlanan analiz yazısının başlığı da farklı değildi: “Müşerref İçin Yargı Zamanı”.[3]
Bir diğer etkin dış politika kurumu CSIS’in yayın organı The Washington Quarterly’de yayımlanan makalede de, ABD’nin Pakistan stratejisini gözden geçirmesinin zamanının geldiği ve Müşerref’in ABD stratejisi açısından bir engel oluşturduğu ifade edilmekteydi.[4] RAND, CFR ve CSIS üçlüsü tarafından ortaklaştırılan bu yeni tutuma bir destek de İngiliz Savunma Bakanlığı’na bağlı Savunma Akademisi tarafından kaleme alınan ve BBC’ye sızdırılan rapordan geldi. Söz konusu raporda Afganistan’da yenilginin faturası Pakistan’a kesiliyor ve Pakistan İstihbarat Örgütü’nün Taliban’ı desteklediği belirtiliyor. Raporun çözüm önerisi ise açık: “Pakistan’ın terörizmi teşvik etmesini engellemek için istihbarat örgütü dağıtılmalı ve Müşerref’in başında olduğu askeri yönetime son verilmeli.”[5]
ABD’nin Pakistan’ı İran’a karşı kullanmak için yeni taktikler geliştirmesinin ardından yeni plan da devreye sokuldu. 26 Mart tarihli Sunday Telegraph’ta yayımlanan habere göre, Pakistan’ın eski başbakanları Benazir Butto ve Nawaz Şerif, güçlerini birleştirmeye ve Müşerref’i devirmeye karar verdi.[6] Sürgündeki iki eski başbakan hem Körfez ülkelerini hem de Hindistan’ı bu projeye destek vermeye çağırdı.[7] Bu yeni seçenek, ABD’nin Müşerref’i köşeye sıkıştırma taktiğinde öne çıkarıldı.
Müşerref Neden Hedefte?
ABD, Müşerref’i devirme planlarına gerekçe olarak Müşerref’in “terörizme karşı savaş”ta başarısız olmasını gösterse de, gerçek neden bu değil. Esas yanıt “Özgür Belucistan”da gizli. ABD, Çin’in Gwadar limanı aracılığıyla Ortadoğu’ya inmesinin yarattığı meydan okumanın farkında. O nedenle ABD Silahlı Kuvvetler dergisinde yayımlanan Yeni Ortadoğu haritasında “Özgür Belucistan” adıyla yaratılacak devlette sadece Gwadar şehrinin işaretlenmiş olması rastlantı değil. Bunun stratejik bir anlamı var. Ayrıca, Müşerref’in Çin ile ilişkilerini geliştirmesi ABD açısından büyük bir rahatsızlık kaynağı. Dolayısıyla ABD önce Müşerref’i bu yeni taktikle köşeye sıkıştırarak İran ve Çin düşmanlığı konumuna çekmeyi; bunu başaramazsa Müşerref’i devirerek, yönünü ABD planlarına dönecek bir hükümeti başa geçirmeyi hedefliyor.
Müşerref’i devirme ve Ortadoğu’yu Orta Asya’ya bağlayacak bir “Özgür Belucistan” kurma planlarının gerisinde yatan temel etmense, ABD’nin İran planı. ABD, İran’a dönük bir askeri operasyonda Pakistan’ın Belucistan bölgesini üs olarak kullanmayı amaçlıyor. Nitekim ABD’nin silahlandırdığı ayrılıkçı gruplar, bu bölgeden İran’a sızma operasyonlarına başlamış durumda. Pakistan İstihbarat Örgütü’nün eski başkanı Orgeneral Hamid Gül’ün yaptığı şu açıklama da, ABD’nin Müşerref’e dönük tehditlerinin arkasında hangi planların yattığını kanıtlıyor: “ABD, Afganistan’daki başarısızlığının faturasına Pakistan’a kesmek ve İran’a saldırısında Belucistan bölgesini kullanmak için yeni taktikler uyguluyor. Çünkü Müşerref, İran’a dönük ABD saldırısında topraklarının kullanılmasına izin vermiyor.”[8]
“ÖZGÜR BELUCİSTAN”IN SIRRI
“Özgür Belucistan”ın sırrı da burada saklı. Müşerref, yönünü Çin’e dönmüş ve İran’la ilişkilerini güçlendirmiş durumda. Ayrıca İran-Pakistan-Hindistan hükümetleri bu üç ülkeyi birbirine bağlayacak bir doğalgaz boru hattı anlaşması imzaladı. ABD bu hatta karşı çıkıyor. Çünkü bu stratejik boru hattı, İran gazının Asya pazarına açılmasına ve Hindistan’dan Çin’e uzatılacak boru hattı ile Asya’nın ortak enerji piyasasının ABD denetiminden tamamen çıkarak oluşmasına imkan veriyor. İran, Pakistan ve Hindistan hükümetleri, ABD’nin tüm tehditlerine rağmen proje için düğmeye bastı. [9] ABD için bu hattı engellemenin iki yolu var: Birincisi bu ülkelerde yönetimlerin değişmesini sağlamak. İkincisi ise, boru hattının içinden geçeceği Belucistan bölgesinde kukla bir devlet kurmak.
İRAN HÜRMÜZ’Ü KAPATIRSA
ABD’nin İran planı açısından Belucistan bölgesi nasıl bir stratejik öneme sahip?
Bunun yanıtı, yukarıdaki haritada saklı. İran’a dönük olası bir saldırıya ilişkin senaryoları gösteren bu haritadan da anlaşılacağı üzere, İran karşıtı sızmalar için en ideal bölge Belucistan. Bu bölgenin denetiminin ele geçirilmesi yoluyla ABD, İran’ın ekonomik gücünü de kırmayı amaçlıyor. İran’ın enerji ihracatının engellenmesi anlamına gelen bu sıkıştırma arayışı, Tahran yönetimini güçsüz bırakma ve diğer etnik grupları ayaklandırma stratejisi ile bağlantılı. Öte yandan Yeni Ortadoğu haritasında gözden kaçan bir diğer nokta da, İran’ın Chabahar limanının da “Özgür Belucistan” sınırları içinde gösterilmesi. Bu liman stratejik açıdan büyük önem taşıyor. ABD, İran’a dönük bir saldırı başlatması durumunda, dünya petrollerinin %40’ının tankerlerle geçiş yaptığı Hürmüz Boğazı’nı İran’ın kapatacağını hesaplıyor. Çin Radyosu’nun haberine göre uzmanlar, Hürmüz Boğazı'nın üç ay süreyle kapatılması ve İran'ın petrol satışını durdurması halinde ABD'nin gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 5 düşeceği, işsizlik oranının da yüzde 2 oranında yükseleceği tahmininde bulunuyorlar.[10] İran, Hürmüz Boğazı’nı kapatması durumunda da, Çin’e ihracatını Chabahar limanı aracılığıyla sürdürebiliyor.
ABD, İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması durumunda, İran ekonomisinin de bundan etkilenmesini istiyor. Böylece Tahran yönetiminin Hürmüz Boğazı’nı kapatmaya cesaret edemeyeceği düşünülüyor. ABD bunun için Arap Denizi’nin çıkışını da denizden denetlemek zorunda. Bu sayede denizden de İran’ın enerji ihracatını engellemeyi hedefliyor. Bu noktada en büyük engel Gwadar limanı ve Çin’in buradaki askeri varlığı. Çin’in burada savaş gemilerini bulundurma amacı, ABD’nin Çin’e dönük enerji sevkiyatını engellemesine karşı deniz güvenliğini sağlamak. Yani tablo net: İran’ı hedefe koyan ABD’nin bu ülkenin nükleer silah geliştirdiği bahanesine sarılması, resmin sadece görünen yüzü. Geri plandaysa büyük bir savaş başlamış durumda.
denizyalcin7@yahoo.com
[1] Carin Zissis, “Cheney Presses Pakistan”, CFR, 27 Şubat 2007, http://www.cfr.org/publication/12716/
[2] Seth G. Jones ve John Gordon IV, “Flagging Ally: Pakistan’s Lapses Are Hurting the War on Terror”, 14 Ocak 2007, RAND CORPORATION, www.rand.org/commentary/031807SDUT.html
[3] “Judgement Time for Musharraf”, CFR, 19 Mart 2007, http://www.cfr.org/publication/12890/judgment_time_for_musharraf.html
[4] Craig Cohen ve Derek Chollet, “When $10 Billion Is Not Enough: Rethinking U.S. Strategy toward Pakistan”, The Washington Quarterly, Cilt: 30, Sayı: 2, Bahar 2007, http://www.twq.com/07spring/docs/07spring_cohen-chollet.pdf
[5] Harsh V. Pant, “Pakistan’s Strategic Goals and the Deteriorating Situation in Afghanistan”, PINR, 23 Mart 2007, http://www.pinr.com/report.php?ac=view_report&report_id=632&language_id=1
[6] Tim Shipman ve Massoud Ansari, “Bhutto and Aharif Plan Return From Exile in a Pact to Topple Musharraf”, Sunday Telegraph, 26 Mart 2007, www.telegraph.co.uk/news/main.jhtml?xml=/news/2007/03/25/wpak25.xml
[7] Qamar Jabbar, “Nawaz Seeks Gulf Help for Family’s Return”, Daily Times, 27 Mart 2007, http://www.dailytimes.com.pk/default.asp?page=2007\03\27\story_27-3-2007_pg1_2
[8] “US Pressurizing Pak to Get its Support for Attack on Iran: Gul”, Pak Tribune, 5 Mart 2007, http://www.paktribune.com/news/index.shtml?170916
[9] “Pakistan, India to soon finalise IPI gas pipeline”, Pakistan Link, 29 Mart 007, http://www.pakistanlink.com/Headlines/March07/29/09.htm
[10] “İran Nükleer Sorununu Çözecek En İyi Yol, Görüşme”, Çin Radyosu Türkçe Servisi, 25 Ağustos 2006, http://turkish.cri.cn/1/2006/08/25/1@55811.htm
2 yorum:
Deniz Bey,
Umarım yazılarınız cok kişi tarafından okunur. İnsanlarımız, medyamızın tekelleştirildiği ve magazin bombardımanına tutulduğu bu günlerde, dünyanın gerçeklerini ve oynanan oyunu görüp, biraz düşünebilirler belki. Elinize sağlık.
tessekur ederim disertasiyama yardimci oldu Azerbaycandan sayqilar
Yorum Gönder